Madde Galatı, Venüs Neptün macerası
Maddeden gelen uyuşukluk, bilincin deneyim planı olan dünyada ‘Boğa burcu enerjisel etki alanı’ serüvenine dahildir. Bir diğer ifadesi ise Venüs’ün alt oktavlı enerji taşıyıcılığıdır.
Lüksün, maddeye tabi ihtişamın, paranın, pulun, güzellik ve estetiksel görecel kavramların beynin 3 boyutlu sınırlı algı sisteminden doğan olgulara ve bu olgulara dayalı arzularla yarattığı kayıtlanma ve şartlanma döngüsü…
Venüsün alt oktav enerjisi, insanın ‘kamiliye’ evresine açık ve boyutlar arası varlığının ‘avam zihniyetinde mahbes kalmış’ sanal gerçekliğinin maddedeki kör noktasıdır.
Venüs’ün üst oktavı ise Boğa ile Terazi arasındaki Venüsyen enerji aktarımıdır. Ve ‘sevgiden doğan birlik olgusu’ yani Venüsün boğa enerjisi terazisel bir aktarımda ancak bencillik ötesindeki enerjiyi çalıştırabilir olmalıdır.
Bilince yansıyan maddesel etkinin ”Bütünsel birlik enerjisine” dönüşebilmesi için ‘alt şuursal arzu ve isteklerin kolektif adına tecelli ettirilmesi ile mümkündür. Ben değil Biz diyebilmeli. Bu da Neptünyen ‘ ilahi titreşim’ hattını tetikler. Ve bu hatta ait enerjisel imkanları devreler.
Titreşimsel rezonansa uygun haller, bilincin maddeden gelen galatını temizleyerek ilahi olana açar, açtıkça kendi üzerindeki arınma prosedürünü çalıştırır. Sevgideki ‘dirilik gücü’ ancak bilincin kendi özsel değerleri ile mümkün bir yansımayı ele alır. Bu yansıma ise tamamen bireyseldir. Bilincin kendi özsel değerlerini tecelli edebileceği kendi özsel özerkliği ile vuku bulur.
Kendi özünden özerk olan her varlık, bütünsel birlik içinde devinirken kendine has ve bütünde kolektif ile birlikte ‘rezonans kanununa’ uygun titreşir.
Venüs – Neptün arası titreşimsel enerjisel seyir, maddedeki tüm vazgeçişlerden ilahi hatta geçişini destekler. Adanmışlığı, kolektif adına hizmeti ve en önemlisi ‘iyi niyeti’ baz alır.
Sevgiyle
Sibel Sıvacı